isolation, confinement; blockage, enforcement of sanctions

listen to the pronunciation of isolation, confinement; blockage, enforcement of sanctions
الإنجليزية - التركية

تعريف isolation, confinement; blockage, enforcement of sanctions في الإنجليزية التركية القاموس.

quarantine
karantina

Ben karantina altındayım. - I'm under quarantine.

Kasabaya virüs bulaştı ve şimdi karantinaya alındı. - The town was infected by the virus and is now quarantined.

quarantine
karantinaya almak
quarantine
{f} karantinaya koy
quarantine
{f} izole etmek (ülke)
quarantine
karantina,v.karantinaya koy: n.karantina
quarantine
(Tıp) Karantina, tecrithane
quarantine
(isim) karantina
quarantine
quarantine regulations karantina nizamları
quarantine
quarantine flag karantina bayrağı
quarantine
ayırmak
quarantine
(Askeri) KARANTİNA TECRİT: Bulaşıcı bir hastalığa maruz kalan şüpheli durumdaki insan ve hayvanları, hastalığın en uzun kuluçka devresine eşit bir süre kimse ile temas ettirmemek suretiyle alınan tedbir. Ayrıca bak "absolute quarantine". "working quarantine" ve " "isolation"
quarantine
karantinaya al

Hapishanenin tamamı karantinaya alındı. - The entire prison's been quarantined.

Kasabaya virüs bulaştı ve şimdi karantinaya alındı. - The town was infected by the virus and is now quarantined.

quarantine
bulaşıcı hastalık işareti olan sarı bayrak
quarantine
{f} tecrit etmek (ülke)
quarantine
quarantine period karantina müddeti
الإنجليزية - الإنجليزية
{i} quarantine
isolation, confinement; blockage, enforcement of sanctions
المفضلات