immer öfter

listen to the pronunciation of immer öfter
الإنجليزية - التركية

تعريف immer öfter في الإنجليزية التركية القاموس.

increasingly
çoğalarak
increasingly
gittikçe

Tom FBI tarafından manipüle edildiğinin gittikçe farkına vardı. - Tom became increasingly aware that he was being manipulated by the FBI.

Şöhretler gelip geçici. Sadakatler değişken. Yönetim ekipleri gittikçe elemanlarından daha kopuk. - Reputations are volatile. Loyalties are fickle. Management teams are increasingly disconnected from their staff.

increasingly
giderek daha çok

O, giderek daha çok kaygılanıyordu. - He was getting increasingly anxious.

increasingly
artan bir şekilde

Artan bir şekilde yardımına ihtiyacım var. - I increasingly need your help.

increasingly
giderek

Avrupa'da bir kamusal alan eksikliği giderek şiddetle hissedilmektedir. - The lack of a public sphere in Europe is being felt increasingly keenly.

Son yıllarda elektronik bilgisayarlar giderek önemli olmuştur. - In recent years electronic computers have become increasingly important.

increasingly
gitgide artarak
increasingly
z. gittikçe artarak: become increasingly difficult gittikçe zorlaşmak
ألمانية - الإنجليزية