iklimlendirilmiş

listen to the pronunciation of iklimlendirilmiş
التركية - الإنجليزية
(Mimarlık) air conditioned
If a room or vehicle is air conditioned, the air in it is kept cool and dry by means of a special machine. our new air conditioned trains
has air conditioning
iklim
climate

The climate in Japan is milder than in England. - Japonya'da iklim İngiltere'dekinden daha ılımandır.

The climate of New Zealand is similar to that of Japan. - Yeni Zelanda'nın iklimi, Japonya'nınkine benzerdir.

iklim
clime

Poverty is probably more difficult in colder climes. - Yoksulluk soğuk iklimlerde muhtemelen daha zordur.

iklim
sky
iklim
climatic

London is different from Tokyo climatically. - Londra Tokyo'dan iklim olarak farklıdır.

iklim
region

For him, the arctic climate of Arkhangelsk was hell on earth, but for her, who had grown up in this region, Arkhangelsk was heaven on earth. - Onun için, Arhangelsk'in arktik iklimi yeryüzündeki cehennemdi, ama o bölgede büyüyen diğeri için Arhangelsk yeryüzündeki cennetti.

Coastal regions generally have milder climates. - Kıyı bölgelerinin genellikle daha yumuşak iklimleri vardır.

التركية - التركية

تعريف iklimlendirilmiş في التركية التركية القاموس.

iklim
Yeryüzünün herhangi bir yerinde, hava yuvarı olaylarının ortaklaşa gerçekleştirdikleri etkilerin uzun yılların ortalamasına dayanan durumu. Ülke, diyar: "Geceleri çalışmak, gündüzlerinin çok sıcak olduğu iklimlerde alışılmış manzaralardandır."- R. H. Karay
İKLİM
(Osmanlı Dönemi) Bak: Iklim
iklim
Yeryüzünün herhangi bir yerinde, hava yuvarı olaylarının ortaklaşa gerçekleştirdikleri etkilerin uzun yılların ortalamasına dayanan durumu
iklim
Ülke, diyar
iklim
Abuhava
İklim
abuhava
İklim
(Osmanlı Dönemi) KİŞVER
iklimlendirilmiş
المفضلات