iki şey arasındaki uygunluk, yakınlık, bağlılık, yakışmak, vesile, alâka

listen to the pronunciation of iki şey arasındaki uygunluk, yakınlık, bağlılık, yakışmak, vesile, alâka
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) münasebet
iki şey arasındaki uygunluk, yakınlık, bağlılık, yakışmak, vesile, alâka

    الواصلة

    i·ki şey a·ra·sın·da·ki uy·gun·luk, ya·kın·lık, bağ·lı·lık, ya·kış·mak, ve·si·le, alâ·ka
المفضلات