i̇fraz

listen to the pronunciation of i̇fraz
التركية - الإنجليزية
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) Farzedip vermek
(Osmanlı Dönemi) Vazifeye tayin etmek
(Hukuk) Arazinin parçalanması, bölüştürülmesi
ifraz
Bir toprak parçasını veya arsayı parçalara ayırma, parselleme
ifraz
Ayırma, parselleme, parselasyon
ifraz
Arazinin parsellenmesi
ifraz
Tapu kütüğünde kayıtlı bir taşınmazın birden fazla parsel haline getirilmesi
ifraz
Salgı
ifraz
Bir arazinin bölünmesi, parsellere ayrılması
ifraz etmek
Salgılamak
ifraz etmek
Bir araziyi bölmek, parsellere ayırmak
İFRAZ HAZİNESİ
(Osmanlı Dönemi) Tar: Kullanılmayan kıymetli eşyanın saklandığı yer. Bu gibi kıymetli şeylerden ikinci dereceden olanların muhafaza olunduğu yere de "Bodrum Hazinesi" denilirdi
i̇fraz
المفضلات