التركية - الإنجليزية
تعريف işlek في التركية الإنجليزية القاموس.
- busy
Be alert when you cross a busy street!
-İşlek bir caddeden geçerken dikkatli ol.
This seems to be a pretty busy place.
-Bu oldukça işlek bir yer gibi görünüyor.
- frequented
- travelled [Brit.]
- much frequented (shop)
- gram. productive
- flowing, cursive (handwriting)
- much used
- traveled
- much used, busy (street)
- in service
- running
- (Dilbilim) productive
- path
- practical
- travelled
- işlek cadde
- thoroughfare
- işlek yazı
- clear, flowing handwriting
- en işlek saatler
- peak time
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف işlek في التركية التركية القاموس.
- Çok işleyen, canlı, hareketli
- Çok işleyen, canlı, hareketli. Özenmeden, çabuk yazıldığı hâlde okunaklı ve güzel olan (yazı): "İşlek, açık bir yazı
- Özenmeden, çabuk yazıldığı hâlde okunaklı ve güzel olan (yazı)
- Bir kadın elinden çıkma."- T. Dursun K
- İŞLEK
- (Osmanlı Dönemi) t. Çok işler, fazlaca işlenen
- İŞLEK
- (Osmanlı Dönemi) Tecrübeli, idmanlı, alışık
- işlek ek
- Kelime türetmede sık kullanılan yapım eki