Many of the workers died of hunger.
- İşçilerin çoğu açlıktan öldüler.
Workers are taking a financial beating in the employment crisis.
- İşçiler iş krizinde mali yenilgi alıyorlar.
There are too many managers and not enough employees.
- Çok sayıda yönetici ve yeterli olmayan işçiler var.
The employees are paid biweekly.
- İşçilere iki haftada bir ödeme yapılır.
The outraged employee resigned at once.
- Çileden çıkan işçi derhal istifa etti.
I had to make up for three other employees, who were laid off yesterday.
- Dün işten atılan diğer üç işçiyi tazmin etmek zorunda kaldım.
Workers are taking a financial beating in the employment crisis.
- İşçiler iş krizinde mali yenilgi alıyorlar.
Many of the workers died of hunger.
- İşçilerin çoğu açlıktan öldüler.
A good workman always takes care of his tools.
- İyi bir işçi her zaman aletleriyle ilgilenir.
The workman died from the explosion.
- İşçi patlamadan dolayı öldü.
He also needs many workers.
- Onun ayrıca çok sayıda işçiye ihtiyacı var.
Many men were hired at the factory.
- Fabrikaya birçok işçi alındı.
The laborers formed a human barricade.
- İşçiler bir insan barikatı kurdu.
We saw laborers blasting rocks.
- Kayaları patlatan işçiler gördük.
He's a labourer on a riverboat.
- O bir nehir botunda bir işçidir.
The handyman was supposed to arrive at twelve noon, but got stuck in a traffic jam for a few hours.
- İşçinin öğle on ikide gelmesi bekleniyordu fakat birkaç saattir bir trafik sıkışıklığında sıkıştı.
I'm a pretty good handyman.
- Ben oldukça iyi bir işçiyim.
These workmen are constructing a road.
- Bu işçiler bir yol inşa ediyorlar.
The workmen were climbing up and down the ladder.
- İşçiler merdivenden yukarı aşağı iniyorlardı.