Take whichever you like.
- Hoşlandığın herhangi birini al.
You may choose whichever you like.
- Hoşlandığın herhangi birini seçebilirsin.
You have nothing whatever to be embarrassed about.
- Hakkında mahcup olacağın herhangi bir şey yok.
You have nothing whatever to feel guilty about.
- Hakkında suçlu hissedeceğin herhangi bir şey yok.
You are under no obligation whatsoever to share this information.
- Bu bilgiyi paylaşmak için herhangi bir zorunluluk altında değilsin.
Sami had no education whatsoever.
- Sami'nin herhangi bir eğitimi yoktu.
Can you see anything in there?
- Orada herhangi bir şey görebiliyor musun?
Open an image and select an image layout. Click Open for opening an image. Click Quit for quitting the program. Image Layout feature allows you to view in any layout.
- Bir resim açın ve bir resim düzeni seçin. Bir resim açmak için Aça tıklatın. Programdan çıkmak için Çıkışı tıklatın. Resim Düzeni özelliği herhangi bir düzende göstermenize olanak tanır.
I'm not certain about anything.
- Herhangi bir şey hakkında emin değilim.
Tom certainly didn't let anyone know that he was arriving today.
- Tom kesinlikle bugün geleceğini herhangi birinin bilmesine izin vermedi.
Anyone could do that.
- Herhangi biri onu yapabilir.
You may choose any of them.
- Onlardan herhangi birini seçebilirsin.
Can you see anything in there?
- Orada herhangi bir şey görebiliyor musun?
I am not frightened of anything.
- Herhangi bir şeyden korkmam.
I have Tom's address somewhere.
- Herhangi bir yerde Tom'un adresine sahibim.
Never have I heard anyone say a thing like that.
- Herhangi birinin öyle bir şey söylediğini asla duymadım.
Tom speaks French much better than anyone else.
- Tom Fransızcayı başka herhangi birinden daha iyi konuşur.
Anybody and everybody wants to go abroad.
- Herhangi biri ve herkes yurtdışına gitmek ister.
Tom asked if anybody knew anything about Mary.
- Tom herhangi birinin Mary hakkında bir şey bilip bilmediğini sordu.
I have Tom's address somewhere.
- Herhangi bir yerde Tom'un adresine sahibim.
It's not something anyone can do.
- Bu herhangi birinin yapabileceği bir şey değil.
You have nothing whatever to feel guilty about.
- Hakkında suçlu hissedeceğin herhangi bir şey yok.
You have nothing whatever to worry about.
- Hakkında endişe edeceğin herhangi bir şey yok.
I have no interest whatsoever in eating English food.
- Herhangi bir İngiliz yemeğini yemeğe ilgim yok.
Sami had no education whatsoever.
- Sami'nin herhangi bir eğitimi yoktu.
You may take either of the two books.
- İki kitaptan herhangi birini alabilirsin.
Take either of the apples.
- Elmaların herhangi birini al.
You may take either of the two books.
- İki kitaptan herhangi birini alabilirsin.
I don't like either of them.
- Ben, onlardan herhangi birini sevmiyorum.
Any one of us could suffer from malnutrition without knowing it!
- Herhangi birimiz bunu bilmeden yetersiz beslenmeye maruz kalabilir!
Any one of us could suffer from malnutrition without being aware of it!
- Herhangi birimiz bunun farkında olmadan yetersiz beslenmeye maruz kalabilir!
You may choose whichever you like.
- Hoşlandığın herhangi birini seçebilirsin.
You can buy whichever you like, but not both.
- İstediğin herhangi birini alabilirsin fakat ikisini değil.
Open an image and select an image layout. Click Open for opening an image. Click Quit for quitting the program. Image Layout feature allows you to view in any layout.
- Bir resim açın ve bir resim düzeni seçin. Bir resim açmak için Aça tıklatın. Programdan çıkmak için Çıkışı tıklatın. Resim Düzeni özelliği herhangi bir düzende göstermenize olanak tanır.
Can you see anything at all there?
- Orada herhangi bir şey görebiliyor musun?
Is there a telephone anywhere?
- Herhangi bir yerde bir telefon var mı?
Tom isn't currently working anywhere.
- Tom şu anda herhangi bir yerde çalışmıyor.
Choose any one from among these.
- Bunların arasından herhangi birini seç.
Eat whichever one you like.
- Hoşlandığın herhangi birini ye.