Tom dedesi ve ninesiyle Fransızca konuşur.
- Tom speaks French to his grandparents.
Tom yalnızca dedelerinden birini hatırlayabiliyor.
- Tom can only remember one of his grandparents.
Bill, annesi bir hemşire olmak için eğitim alırken, büyükanne ve büyükbabası ile birlikte yaşamaya gönderildi.
- Bill was sent to live with his grandparents while his mother studied to become a nurse.
Büyükbaba ve büyükannelerin hala hayatta mı?
- Are your grandparents still alive?
Büyük babam şogide iyidir. Onun seviyesi dördüncü dan, amatör.
- My grandpa is good at shogi. His level is fourth dan, amateur.
Haftada iki kez büyük babamı ve annemi ziyaret ederim.
- I visit my grandparents twice a week.
O hikayeyi bana anlatan büyükbabamdı.
- It was my grandfather that told me that story.
Tom, Mary'nin onun büyükbabasının altın saatini çaldığından oldukça emindi.
- Tom was reasonably certain that Mary had stolen his grandfather's gold watch.
Dedem yaşından dolayı pek iyi duyamıyor.
- Because of his age, my grandfather doesn't hear well.
Dedesi bir yıl önce kanserden öldü.
- His grandfather died of cancer a year ago.
My grandfather was an archaeologist.
- My grandpa was an archeologist.
Where does your grandfather live?
- Where does your grandpa live?
... OKAY, IF YOU'RE REFERRING TO GRANDPA, ...
... My grandpa died about five months ago and my dad and I ...