This room gets a lot of sunshine.
- Bu oda bol güneş ışığı alır.
The sunshine tempted people out.
- Güneş ışığı insanları dışarı çıkmaya özendirdi.
A beam of sunlight came through the clouds.
- Bulutların arasından güneş ışığı demeti geldi.
Don't expose this chemical to direct sunlight.
- Kimyasal maddeyi doğrudan güneş ışığına maruz bırakma.
Life consists of rain and sunshine, of snow and heat, of thunder and lightning, and of winter and summer.
- Hayat yağmur ve güneş ışığı, kar ve ısı, gök gürültüsü ve şimşek ve de kış ve yazdan oluşur.
It can harm your eyes to read in the sun's light.
- Güneş ışığında okumak gözlerine zarar verebilir.