Tom heyecanlanmış görünmüyor.
 - Tom doesn't look thrilled.
Tom Mary'yi gördüğü için çok heyecanlanmıştı.
 - Tom was thrilled to see Mary.
Tom heyecanlanmış görünmüyor.
 - Tom doesn't look thrilled.
O, yeni işinde heyecanlanıyor.
 - He's thrilled with his new job.
Paketlenmesi gereken bir hediyem var.
 - I have a gift that needs to be wrapped.
Sen onu sarılı hediye mi istersin?
 - Do you want it gift wrapped?
O her zaman gizemli bir hava tarafından sarılır.
 - He was always wrapped by a mysterious air.