الإنجليزية - التركية
تعريف food, especially snacks. food, especially for a party في الإنجليزية التركية القاموس.
- eats
- yemek
Erkek kardeşim benim yediğimin iki katı kadar yemek yiyor.
-My brother eats twice as much as I do.
Tom ne kadar yerse yesin, daha fazla yemek istiyor.
-No matter how much Tom eats, he wants to eat more.
- eats
- yiyecek
Mary sadece az işlemden geçmiş yiyecekler yiyor. O çok sağlıklı olduklarını söylüyor.
-Mary only eats wholefoods. She says they're very healthy.
Bir yarasa yiyecekleri avlar ve geceleri yemek yer ama gün boyunca uyur.
-A bat hunts food and eats at night, but sleeps during the day.
- eats
- argo yemek
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف food, especially snacks. food, especially for a party في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- eats
- Food, especially snacks.
- chow
I'm going to pick up some chow for dinner.
المصطلحات ذات الصلة
food, especially snacks. food, especially for a party
الواصلة
food, es·pe·cial·ly snacks. food, es·pe·cial·ly for a par·tyالنطق
Resimler
المفضلات