الإنجليزية - التركية
تعريف experiencing sensation or feeling في الإنجليزية التركية القاموس.
- duyum ya da duygu yaşıyor
- sentient
- hisseden
- sentient
- duygusal
Rakunlar duygusal hale geldi.
-Raccoons have become sentient.
Başka birinin duygusal bir varlık olduğunu nereden bilirim?
-How do I know that anyone else is a sentient being?
- sentient
- duygun
- sentient
- duygulu
- sentient
- {s} hisli
- sentient
- {s} önsezileri güçlü
- sentient
- duygulu kimse
- sentient
- sezgili
- sentient
- hissederek
- sentient
- akıl
- sentient
- sentiently duyarak
- sentient
- {s} duyarlı
Duyarlı bir varlık olduğumu nasıl biliyorsun?
-How do you know I'm a sentient being?
Hayvanlara saygı gösterelim çünkü onlar duyarlı varlıklardır.
-Let's respect the animals, because they are sentient beings.
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف experiencing sensation or feeling في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- sentient
experiencing sensation or feeling
الواصلة
ex·pe·ri·en·cing sen·sa·tion or feel·ingالتركية النطق
îkspîriınsîng senseyşın ır filîngالنطق
/əkˈspərēənsəɴɢ senˈsāsʜən ər ˈfēləɴɢ/ /ɪkˈspɪriːənsɪŋ sɛnˈseɪʃən ɜr ˈfiːlɪŋ/
Resimler
المفضلات