evcilleştirici

listen to the pronunciation of evcilleştirici
التركية - الإنجليزية
tamer
{n} one who tames or humbles, a conqueror
One who tames or subdues
{i} one who tames or domesticates animals
an animal trainer who tames wild animals
evcil
domestic

The horse is a domestic animal. - At evcil bir hayvandır.

Neither wild nor domestic animals appear to have any premonition of death. - Ne vahşi, ne de evcil hayvanların ölümle ilgili herhangi önsezileri var gibi görünüyor.

evcil
pet

The American government has always regarded England as America's house pet. - ABD hükümeti İngiltereye her zaman Amerika'nın evcil hayvanı olarak bakmıştır.

She keeps a parrot as a pet. - Bir evcil hayvan olarak o bir papağan besler.

evcil
{s} tame

Tame birds dream of freedom. Wild birds fly! - Evcil kuşlar özgürlüğü hayal eder. Vahşi kuşlar uçar!

A wolf cannot be tamed. - Bir kurt evcilleştirilemez.

evcil
{s} domesticated

Cats were domesticated by the Egyptians. - Kediler, Mısırlılar tarafından evcilleştirilmiştir.

During my sabbatical, I composed a fugue and domesticated a robin. - Benim dini gün sırasında bir füg besteledim ve bir narbülbülü evcilleştirdim.

evcil
domestıcated
evcil
domestic, tame
evcil
domestic, domesticated, tame
evcil
housebroken
evcil
household
hayvan evcilleştirici
tamer
التركية - التركية

تعريف evcilleştirici في التركية التركية القاموس.

EVCiL
Eve ve insana alışmış, kendisinden yararlanabilen (hayvan), ehlî, yabani karşıtı: "Ham ağaçları evcile çeviririm, aşı yapmayı bilirim, budamayı bilirim."- N. Araz
EVCiL
Yerli
Evcil
EHLi
Evcil
domestik
evcil
Yerli, yerel
evcil
Eve ve insana alışmış, kendisinden yararlanabilen (hayvan), ehlî, yabanî karşıtı