endüstri̇

listen to the pronunciation of endüstri̇
التركية - الإنجليزية

تعريف endüstri̇ في التركية الإنجليزية القاموس.

endüstri
industry

The cinema is an industry. - Sinema bir endüstridir.

The strong yen is acting against Japan's export industry. - Güçlü yen Japonya'nın ihracat endüstrisinin aleyhine davranmaktadır.

endüstri
industrial

The town is an industrial community. - Şehir bir endüstri merkezidir.

After one or two large factories have been built in or near a town, people come to find work, and soon an industrial area begins to develop. - Kasabada veya kasabanın yakınında bir veya iki büyük fabrika kurulduysa, insanlar iş bulmaya gider, ve yakında bir endüstriyel alan büyümeye başlar.

endüstri
industry sanayi, işleyim
endüstri mühendisi
industrial engineer
endüstri devrimi
industrial revolution
endüstri kurumu
industry organization
endüstri mühendisliği
Industrial engineering
endüstri bölgesi
industrial district
endüstri bölgesi
industrial estate
endüstri işletmeciliği
industrial management
endüstri merkezi
industrial centre
endüstri meslek lisesi
industrial school
endüstri tesisi
(Hukuk) industrial plant
bebek endüstri
(Ticaret) infant industry
endüstri
industries

The government is trying to develop new industries. - Hükümet yeni endüstriler geliştirmeye çalışıyor.

The automobile industry is one of the main industries in Japan. - Otomobil endüstrisi Japonya'daki ana sektörlerden biridir.

endüstri
(Ticaret) institutional advertising
genç endüstri
(Ticaret) infant industry
kimyasal endüstri
chemical industry
çalışma ekonomisi ve endüstri ilişkileri
Labor economy and Industrial relationship
bilim ve endüstri
science and industry
genetik endüstri
(Tarım) genetic industry
genç endüstri tezi
(Ticaret) infant industry argument
hafif endüstri
light industry
hedef bilgi merkezi; toksik endüstri kimyasalları
(Askeri) target information center; toxic industrial chemicals
toksik endüstri malzemesi
(Askeri) toxic industrial material
verimsiz endüstri
(Ticaret) unproductive industry
yurt içi endüstri
(Ticaret) domestic industry
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) Fr. Sanayi, imalât, sanatlar. Hammaddeyi mâmul eşya hâline getirme. Bu da ikiye ayrılır. 1- Küçük sanayi: Ev ve atölyelerde basit âlet ve makinelerle eşya imalâtıdır. 2- Büyük sanayi: Su buharı, akaryakıt, elektrik, atom enerjisi gibi büyük çapta enerji kaynaklarından faydalanılarak fabrikalarda seri hâlde ve çok miktarda yapılan imalâttır
endüstri
Sanayi: "Roman, basın endüstrisinin tüketime sürdüğü bir mal niteliğindedir."- N. Cumalı
endüstri
Sanayi
endüstri meslek lisesi
Endüstri Meslek Lisesi, Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı, 3 [yıllık eğitim-öğretim süresi olan, mesleğe yönelik eğitim verilen ortaöğretim kurumu
endüstri̇
المفضلات