تعريف emniyet kemeri في التركية الإنجليزية القاموس.
- harness
- seat belt
Fasten your seat belt when you drive.
-Araba kullanırken emniyet kemerinizi bağlayın.
Fasten your seat belt.
-Emniyet kemerini bağla.
- seat belts
Luckily, both of the drivers were wearing seat belts.
-Bereket versin ki iki şoför de emniyet kemeri takıyordu.
None were wearing seat belts.
-Hiçbiri emniyet kemeri takmıyordu.
- safety harness
- (Askeri) lap belt
- lapbelt
- shoulder belt
- safety belt
But for the safety belt, I wouldn't be alive today.
-Emniyet kemeri olmasaydı şimdi hayatta olmazdım.
We always had to put on a safety belt in case we had an accident.
-Kaza geçirme ihtimaline karşın biz her zaman bir emniyet kemeri takmak zorundaydık.
- seat-belt
- seat belt, safety belt
- seatbelt
Tom fastened his seatbelt.
-Tom emniyet kemerini taktı.
Tom put on his seatbelt.
-Tom emniyet kemerini taktı.
- emniyet kemeri bağlamak
- buckle up
- emniyet kemeri dili
- (Otomotiv) extrusion of seat belt
- emniyet kemeri sesli ikaz
- (Otomotiv) buzzer for beet warning
- emniyet kemeri takmak
- wear seat-belt
- emniyet kemeri takmak
- wear seatbelt
- emniyet kemeri takmak
- put on seat-belt
- emniyet kemeri takmak
- fasten seat-belt
- emniyet kemeri ön gerilimi
- (Otomotiv) seat-belt tensioner
- kayış (emniyet kemeri)
- (Otomotiv) webbing
- paraşüt tipi emniyet kemeri
- Safety harness
- emniyet kemeri
- (Askeri) shelter-belt
- koltuk emniyet kemeri
- (Otomotiv) seats seat belt
المصطلحات ذات الصلة
تعريف emniyet kemeri في التركية التركية القاموس.
- Uçak, otomobil vb.nde güvenlik bakımından bele takılan kemer
- kemer
Lütfen emniyet kemerinizin takıldığından emin olun.
-Lütfen emniyet kemerinizi taktığınızdan emin olunuz.
Lütfen emniyet kemerinizi taktığınızdan emin olunuz.
-Lütfen emniyet kemerinizin takıldığından emin olun.