الإنجليزية - التركية
تعريف draw a caricature, draw a picture story; create an animated film في الإنجليزية التركية القاموس.
- cartoon
- {i} çizgi film
Tom akşam yemeğinden sonra çocukları ile birlikte bir çizgi film izledi.
-Tom watched a cartoon with his children after dinner.
En sevdiğin Disney çizgi film karakteri kimdir?
-Who's your favorite Disney cartoon character?
- cartoon
- {i} karikatür
1906'da bir gün gazeteci Tad Dorgan adlı bir karikatürist bir beyzbol maçına çıktı.
-One day in 1906, a newspaper cartoonist named Tad Dorgan went to a baseball game.
Bu karikatürü onun ablasından ödünç aldım.
-I borrowed this cartoon from his older sister.
- cartoon
- Miki Maus
- cartoon
- karikatür, karikatür sitesinden çok sayıda sanatsal karikatürü ücretsiz indirebilir, kullanabilirsiniz
- cartoon
- (Sinema) miki filmi
- cartoon
- cartoonist seri halinde karikatür çizen kimse
- cartoon
- hayvanların canlandırıldığı karton filim
- cartoon
- karikatür/çizgi film
- cartoon
- seri halinde yayınlanan karikatür
- cartoon
- {i} büyük resim taslağı
- cartoon
- {i} resim taslağı
- cartoon
- {i} dizi hâlinde yayınlanan karikatür
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف draw a caricature, draw a picture story; create an animated film في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- {f} cartoon
draw a caricature, draw a picture story; create an animated film
الواصلة
draw a caricature, draw a pic·ture story; cre·ate an a·ni·ma·ted filmالنطق
Resimler
المفضلات