dinçlik

listen to the pronunciation of dinçlik
التركية - الإنجليزية
vigour
{i} vigor

The city came back to life with more vigor. - Şehir daha fazla dinçlik ile canlandı.

robustness
being full of energy and vigor, being robust and active
youth
vigour [Brit.]
robustness, strength, vigour
being untroubled, unconcern, insouciance
strength
haleness
vigorous
dinç
spry
dinç
{s} vigorous
dinç
humming
dinç
fresh

Although I came back late from the party last night, I was as fresh as a daisy in the morning. - Önceki gece partiden geç dönmeme rağmen sabah bir papatya kadar dinçtim.

dinç
hale
dinç
full-blooded
dinç
energetic and vigorous, robust and active
dinç
sinewed
dinç
untroubled, unconcerned, insouciant
dinç
red-blooded
dinç
succulent
dinç
vigorous, robust, spry, lusty
dinç
youthful
dinç
hearty
dinç
florid
dinç
upstanding
dinç
lusty
dinç
husky
dinç
robust
dinç
sinewy
dinç
red blooded
dinç
stiff
التركية - التركية
Dinç olma durumu, zindelik, mecal
(Osmanlı Dönemi) SÂMÂN
dinç
Gücü ve sağlık durumu yerinde, canlı, zinde, tendürüst, tuvana: "Kısa kesilmiş çember sakallı, iri ağızlı, yetmişlik, dinç bir ihtiyar."
dinç
Gücü ve sağlık durumu yerinde, canlı, zinde, tendürüst, tüvana
dinçlik
المفضلات