الإنجليزية - التركية
تعريف despicable; horrible; disgraceful في الإنجليزية التركية القاموس.
- abominable
- {s} berbat
- abominable
- murdar
- abominable
- rezil
- abominable
- tiksindirici
- abominable
- menfur
- abominable
- felaket
- abominable
- ikrah doğuran
- abominable
- çok kötü
- abominable
- çok pis
- abominable
- fena
- abominable
- nefret verici
- abominable
- {s} iğrenç
İğrenç bir kardan adamın ayak izlerinin Himalaya dağlarında bulunduğunu duydum.
-I heard that footprints of an abominable snowman were found in the Himalayan mountains.
İğrenç bir kardan adamın ayak izlerinin Himalayalarda keşfedildiğini duydum.
-I heard that footprints of an abominable snowman have been discovered in the Himalayas.
- abominable
- {s} çok kötü, berbat, pis
- abominable
- berbat olarak
- abominable
- nefret uyandıran abominable snowman yeti abominably çok fena bir şekilde
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف despicable; horrible; disgraceful في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- {s} abominable
despicable; horrible; disgraceful
الواصلة
despicable; horrible; dis·grace·fulالنطق
Resimler
المفضلات