الإنجليزية - التركية
تعريف covered with blood, stained with blood; damned, cursed (british) في الإنجليزية التركية القاموس.
- bloody
- kanlı
Tom'un kanlı bir burnu vardı ve kanı gömleğine sürdü.
-Tom had a bloody nose and got blood on his shirt.
Savaş hızla şiddetli ve kanlı oldu.
-The battle quickly became fierce and bloody.
- bloody
- {s} İng., k.dili. kör olası
- bloody
- kanla kaplı
- bloody
- kahrolası
- bloody
- adı batasıca
- bloody
- fazlasıyla
- bloody
- müthiş
- bloody
- süper
- bloody
- bloody flux dizanteri
- bloody
- (Tıp) Kanamakta
- bloody
- {s} kanlı; kan gibi
- bloody
- Ing
- bloody
- (Tıp) Kana ait, kan gibi
- bloody
- Allahın belası
- bloody
- zali
- bloody
- bloody minded hunhar
- bloody
- (sıfat) kanlı, kanayan, kan dökülen; uğursuz, lanet olası
- bloody
- {s} uğursuz
- bloody
- {s} İng., k.dili. bayağı, adamakıllı
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف covered with blood, stained with blood; damned, cursed (british) في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- {s} bloody
covered with blood, stained with blood; damned, cursed (british)
الواصلة
cov·ered with blood, stained with blood; damned, curs·ed (british)Resimler
المفضلات