cobby

listen to the pronunciation of cobby
الإنجليزية - التركية

تعريف cobby في الإنجليزية التركية القاموس.

arrogant
kibirli

Hiçbir kadın onun olduğu kadar kibirli değildir. - No woman is as arrogant as she is.

Kız güzelliği nedeniyle kibirli. - That girl is arrogant because of her beauty.

arrogant
{s} haddini bilmez
arrogant
kendini beğenmiş

Mary, güzelliği konusunda kendini beğenmiştir. - Mary is arrogant about her beauty.

O bir fahişenin kendini beğenmiş oğludur. - He's an arrogant son of a bitch.

arrogant
{s} mağrur (küstahça)
arrogant
{s} küstah ve kibirli

Dan küstah ve kibirli bir adam değil. - Dan isn't an arrogant and disdainful guy.

arrogant
{s} gururlu

O gururlu ve kibirli. - He's prideful and arrogant.

arrogant
ukala
arrogant
özünü beğenmiş
arrogant
küstah

O benim mekanımda küstahça cevap verdi. - She arrogantly answered in my place.

Ben gençken onun küstah bir tavırı vardı. - When he was young, he had an arrogant air.

headstrong
inatçı
headstrong
{s} burnunun dikine giden
headstrong
{s} dediğim dedik
headstrong
{s} inatçı, dik başlı, bildiğini okuyan
headstrong
dikbaşlı
الإنجليزية - الإنجليزية
stocky
obstinate
headstrong
arrogant
{s} stout; hearty; lively
Headstrong; obstinate
cobby

    النطق

    علم أصول الكلمات

    [ 'käb ] (noun.) 15th century. Middle English cobbe leader.
المفضلات