cefa

listen to the pronunciation of cefa
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) Eziyet. Sıkıntı. Zulüm
(Osmanlı Dönemi) Bir şey yerinde durmayıp bir tarafa ayrılmak
Büyük sıkıntı, üzgü, eziyet
Büyük sıkıntı, üzgü, eziyet: "Esirlikte ve cefada, millet ruhunu tavlandıran bir sır olduğuna o akşam inandım."- R. E. Ünaydın
CEFA ENDER CEFA
(Osmanlı Dönemi) Cefa içinde cefa. Azab içinde azab veya ayrılık
cefa etmek
Üzmek, eziyet etmek
cefâ ender
(Osmanlı Dönemi) cefa içinde
eza cefa
Baskı ve zulüm
cefa
المفضلات