Büyükbabam yürüyüşü sever.
- A mi abuelo le gusta caminar.
Bir günde 60 kilometre yürümek zordur.
- Es difícil caminar 60 kilómetros en un día.
Yalnız başına yürüyüşe çıkmaktan hoşlanır.
- Le gusta ir a caminar sola.
Büyükbabam yürüyüşü sever.
- A mi abuelo le gusta caminar.
Ayaklarımızı yürümek için kullanırız.
- Usamos nuestros pies para caminar.
Yağmurda yürümek beni rahatsız etmez.
- No me molesta caminar bajo la lluvia.