Even if he is busy, he will come.
- O, meşgul olsa bile gelecek.
Even if he's very nice, I don't really trust him.
- Çok kibar olsa bile ona kesinlikle güvenmiyorum.
Even so, you are a human.
- Öyle olsa bile, sen bir insansın.
The boy's expression showed his disappointment, but even so he looked up at our faces with a glimmer of hope.
- Çocuğun ifadesi hayal kırıklığını gösterdi, ama öyle olsa bile o umut ışığı ile yüzümüze baktı.
Even though it's small, it's still a great car.
- Küçük olsa bile hala harika bir arabadır.
Even though it's a bit cold, let's go swimming.
- Biraz soğuk olsa bile yüzmeye gidelim.