barbarlık

listen to the pronunciation of barbarlık
التركية - الإنجليزية
barbarism

Socialism or barbarism. - Sosyalizm ya da barbarlık.

vandalism

Let's hope there's no more vandalism. - Artık barbarlık olmadığını umalım.

savageness
gothicism
heathenism
barbarism, barbarity, barborousness, brutality
barbarity
barbarism, barbarity
barbarism; uncivilized act; uncivilized behavior
barbarousness
babarity
barbar
barbaric

That is a barbaric practice. - O barbarca bir uygulamadır.

That's a barbaric practice. - O barbarca bir uygulama.

barbar
barbarian

As for the Emperor, he is the ruler of the world. As for the barbarians, they are the servants of the world. - İmparatora gelince, o dünyanın hükümdarıdır. Barbarlara gelince, onlar dünyanın uşaklarıdır.

We're not barbarians. - Biz barbarlar değiliz.

barbarlık etmek
vandalize
barbar
savage

They are much more savage than those they call barbarians. - Onlar, barbar dediklerinden çok daha vahşidirler.

They call themselves civilized, but they're just as savage as those they call barbarians. - Kendilerine uygar diyorlar ama barbar dedikleri kadar vahşiler.

barbar
wild

Savages fear the appearance of a fierce wild beast. - Barbarlar kızgın vahşi bir hayvanın görünüşünden korkuyorlar.

barbar
{s} bestial
Barbar
{s} Gothic
Barbar
{i} Goth
barbar
barbaric, uncivilized
barbar
barbarous

There are still barbarous nations. - Barbar milletler hâlâ var.

barbar
(a) barbarian
barbar
vandal

Let's hope there's no more vandalism. - Artık barbarlık olmadığını umalım.

barbar
barbarous, brutal
barbar
barbarian; barbaric, barbarous
barbar
uncivilized
barbar
barbaric person
barbar
savage; heathen
barbar
{s} Vandalic
barbar
{i} heathen
barbar
{s} heathenish
التركية - التركية
Barbar olma durumu
BARBARLIK
(Osmanlı Dönemi) Medeniyetsizlik, vahşilik
BARBAR
Uygarlaşmamış
BARBAR
(Osmanlı Dönemi) Vahşi, ilkel
BARBAR
Uygarlaşmamış kavim, topluluk: "Barbar akınlarından beri bu yollarda gördüğüm en asil atlısın."- Y. K. Beyatlı
BARBAR
Kaba ve kırıcı
BARBAR
Kaba saba, ilkel: "Bu vaziyeti haber alan köylüler türlü barbar aletlerle şehir ahalisini korumak üzere kasabaya yürümüşlerdi."- S. F. Abasıyanık
BARBAR
(Osmanlı Dönemi) Lât. Eski Yunan, Roma ve daha sonra Hristiyanlara göre kendi kavimleri dışında kalan herkes
barbar
Acımasızca davranan, kırıcı, vahşi
barbar
Kaba saba, ilkel
barbar
Uygarlaşmamış kavim, topluluk
barbarlık
المفضلات