banka

listen to the pronunciation of banka
التركية - الإنجليزية
slang whorehouse, cathouse
of banking
banking house
banking

Online banking is very convenient. - Online bankacılık çok uygun.

The banking industry lobbied for deregulation. - Bankacılık sektörü deregülasyon için lobi yaptı.

{i} bank

The bank loaned her 500 dollars. - Banka ona 500 dolar ödünç verdi.

The bank lent him 500 dollars. - Banka ona 500 dolar ödünç verdi.

banka kartı
bank card
banka hesabı
bank account

Tom has a bank account in the Cayman Islands. - Tom'un Cayman Adaları bir banka hesabı var.

It's rumored that he has a lot of money stashed away in a Swiss bank account. - Onun bir İsviçre banka hesabında gizlenmiş çok fazla parası olduğu söyleniyor.

Banka Kartı Nakit Çekme Komisyonu
(Finans) Bank Card Cash Withdrawal Commission
Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi
(Finans) Banking and Insurance Transactions Tax (BITT)
banka hesabına yatırmak
deposit into the bank account
banka hesabına yatırmak
put into a bank account
banka hesap numarası
bank account number
banka kesintileri
bank deductions
banka kuyruğunda beklemek
wait on line at the bank
banka kuyruğunda beklemek
wait in line at the bank
banka müşterileri
bank customers
banka politikaları
the policies of the bank
banka politikaları
bank policies
banka sigorta muamele vergisi
banking insurance transaction tax
banka sigorta muamele vergisi
bank insurance transaction tax
banka teminat mektubu
Letter of guarantee
Banka Yönetim Kurulu
(Hukuk) Board of Directors of the Bank
banka akseptasyonu
bank acceptance
banka cüzdanı
bankbook, passbook
banka cüzdanı
bank book
banka cüzdanı
passbook, bankbook
banka haftalık bilançosu
bank return
banka havalesi
money order
banka havalesi
order on a bank
banka hesabı
banking account
banka hesabı
account

I'll open a bank account. - Banka hesabı açacağım.

It's rumored that he has a lot of money stashed away in a Swiss bank account. - Onun bir İsviçre banka hesabında gizlenmiş çok fazla parası olduğu söyleniyor.

banka hesabı açmak
to open a bank account
banka hesaplarının dondurulması
(Hukuk) freezing of bank accounts, restraint of bank accounts
banka işlem masrafları
banking charges
banka işlemleri
(Hukuk) banking operations
banka işlemleri
banking
banka kartı
banker's card
banka kasası
safe deposit box
banka kasası
bank vault
banka kasası
safe deposit
banka kredisi
bank credit
banka memuru
bank clerk

He gets a reasonable salary as a bank clerk. - Bir banka memuru olarak makul bir maaş alır.

She was formerly a bank clerk. - O eskiden bir banka memuruydu.

banka memuru
bank teller
banka memuru
teller
banka memuru
bank clerk, bank official
banka mevduatı
deposits
banka muameleleri
banking transactions, banking business
banka müdürü
bank manager

Are you the bank manager? - Siz banka müdürü müsünüz?

I know Tom is a bank manager. - Tom'un bir banka müdürü olduğunu biliyorum.

banka poliçesi
bank draft
banka poliçesi
bank bill
banka saat kaça kadar açık
How late is the bank open
banka sektörü
(Hukuk) banking sector
banka soygunu
bank robbery

Bank robbery will cost you ten years in prison. - Banka soygunu sana hapishanede on yıla malolacak.

A bank robbery took place here three days ago. - Üç gün önce burada bir banka soygunu gerçekleşti.

banka sırrı
(Hukuk) banking secrecy
banka ve postane arası havale
giro
banka veznedarı
teller
banka çeki
bank cheque
banka çeki
(certified) bank check
banka çeki
cashier's check
banka ıskontosu
bank discount
banka şubesi
branch bank
amir banka
(Ticaret) opening bank
banka havalesi
bank wire
banka şubesi
(Ticaret) branch
muhabir banka
(Ticaret) corresponding bank
yetkili banka
authorised bank
banka havalesi
bank remittance
Banka havalesi
wire transfer
banka soymak
knock off a bank
banka soymak
rob a bank
banka şubesi
bank branch
muhabir banka
Correspondent bank
anonim banka
(Ticaret) incorporated bank
birinci sınıf banka
first class bank
dahili banka hesabı
(Ticaret) internal bank account
devreden banka
(Ticaret) transferring bank
en yakın banka nerede
Where is the nearest bank
güvenilir banka
(Ticaret) reliable bank
havale yapılan banka
transfer bank
ihbar eden banka akreditifi
(Ticaret) notifying bank
ikincil banka
(Ticaret) secondary bank
iskonto işlemleri yapan banka
(Ticaret) discount house
mutabakat bildiren banka
(Ticaret) advising bank
resmen tanınmış banka
(Ticaret) recognised bank
senet kıran banka
discount bank
temsilci banka
(Ticaret) agent bank
ulusal banka
national bank
vadesiz banka mevduatı
(Hukuk) sight deposit
yerel banka
local bank
yönetici banka
(Ticaret) managing bank
üye banka
(Ticaret) member bank
üye banka mevduatları
(Ticaret) member bank deposits
الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف banka في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

Bangka
or Banka Island, Indonesia. Located off the eastern coast of Sumatra across the Bangka Strait, it is separated from Billiton (Belitung) island by Gaspar Strait. Its area is 4,609 sq mi (11,937 sq km); the chief town is Pangkalpinang. The sultan of Palembang ceded Bangka to the British in 1812; they in turn exchanged it with the Dutch in 1814 for property in India. Occupied by Japan during World War II, it became part of Indonesia in 1949. Bangka is one of the world's chief tin-producing centres
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) İtl. Faizle para alıp veren, kredi, iskonto, kambiyo işlerini gören ticari kuruluş.Faiz dinimizde günahtır. Bankalar dar gelirlilerin paralarını faiz karşılığı toplar, zenginlere daha yüksek faizle verir. Bunlar dar gelirlilerin tasarruf ettikleri paralarla bir iş yeri açar, bir mal üretir ve bu malın fiatına, ödedikleri faizi de ekliyerek paranın asıl sahibine satarlar. Böylece bankada faiz karşılığı para yatıran dar gelirliler, kendi paralarıyla üretilen bu malları satın almakla kendi aldıkları faizden d
Faizle para alıp veren, kredi, iskonto, kambiyo işlemleri yapan, kasalarında para, değerli belge, eşya saklayan ve daha başka ekonomik etkinliklerde bulunan kuruluş: "Gelen parayı bankaya götürüp yatırırlar."- R. N. Güntekin
Bankacılık işleminin yapıldığı yer
banka cüzdanı
Bankada hesabı olanın yatırdığı ve çektiği paraların kaydedildiği defter, banka defteri, mevduat defteri
banka defteri
Banka cüzdanı
banka kartı
Banka işlemleri için otomatik makinede kullanılan özel şifreli kart
muhabir banka
Akreditif işlemlerinde, ihracatçı ve ithalatçı arasında bağlantıyı sağlamakla görevli banka
aracı banka
Kredi kullanma işlemlerinde bir başka banka adına işlemleri yapan banka
الإنجليزية - التركية

تعريف banka في الإنجليزية التركية القاموس.

Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi
Banking and ınsurance transactions tax
Banka ScripT
irc de sohbet edilmesini sağlayan ücretsiz yazılım ( Program )
banka
المفضلات