başlayan

listen to the pronunciation of başlayan
التركية - الإنجليزية
inceptive
entrant
starting in
inception
(Tıp) incipient
başlayan kimse
starter
başla
begin

Birth is, in a manner, the beginning of death. - Doğum,bir şekilde,ölümün başlangıcıdır.

I go into the store, and who do I see? An American friend, who immediately begins to tell me what has been going on with him since we last met. - Mağazaya gidiyorum ve kimi görüyorum? Onunla son kez buluştuğumuzdan beri kendisinde neler gittiğini bana hemen anlatmaya başlayan bir Amerikan arkadaşımı.

başla
began

You began to learn Esperanto. - Esperanto öğrenmeye başladınız.

Next month it'll be five years since he began playing the violin. - Önümüzdeki ay keman çalmaya başlayalı beş yıl olacak.

başla
(Bilgisayar) run

The dog began to run. - Köpek koşmaya başladı.

They started running. - Onlar koşmaya başladılar.

başla
{f} beginning

At the beginning it'll be tough, but everything's tough at the beginning. - O, başlangıçta zor olacak, fakat her şey başlangıçta zordur.

All beginnings are difficult. - Bütün başlangıçlar zordur.

başla
log on
başla
begun

The journey has just begun. - Yolculuk henüz başladı.

When we went to the hall, the concert had already begun. - Salona gittiğimizde, konser çoktan başlamıştı.

başla
gotten start
başla
fall to
başla
go about

Now I must go about my work. - Şimdi işime başlamalıyım.

başla
strike up

The student center is a good place to strike up conversations. - Öğrenci merkezi konuşmalara başlamak için iyi bir yer.

başla
got start
başla
knuckle down
başla
set about

We got up early and set about cleaning our house. - Erken kalktık ve evimizi temizlemeye başladık.

I must set about that work without delay. - Gecikmeden o işe başlamalıyım.

başla
get start
başla
enter upon
başla
get down to

It's time to get down to business. - İşe başlamanın zamanıdır.

I've never seen him really get down to work. - Onun gerçekten işe başladığın asla görmedim.

başla
commence

Commencement is typically the first or second Saturday in April. - Başlangıç genellikle nisan ayının birinci ya da ikinci cumartesisidir.

Hostilities commenced. - Düşmanlıklar başladı.

başla
start off

Let's start off on the same page. - Aynı sayfada başlayalım.

There's nothing better than a good cup of coffee to start off the day. - Güne başlamak için güzel bir fincan kahveden daha iyi bir şey yoktur.

başla
went about
başla
got down to
-den başlayan
starting from
başla
log#on
ile başlayan
starts with
aynı satırdan başlayan
run on
istemsiz kas hareketleriyle başlayan bir hastalık
chorea
oluşmaya başlayan
nascent
oyuna başlayan taraf
(iskambil) pone
yeni başlayan
beginner

This book is written in easy English for beginners to understand. - Bu kitap, yeni başlayanların anlaması için kolay İngilizce ile yazılmıştır.

This book is a good guide for beginners. - Bu kitap yeni başlayanlar için iyi bir rehber.

yeni başlayan
inchoative
yeni başlayan
incoming
yeni başlayan kimse
intrant
yürümeye başlayan çocuk
toddler

The toddler wobbled when he first stood up. - Yürümeye başlayan çocuk ilk ayağa kalktığında yalpaladı.

التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) MÜBDİ