arama sırası

listen to the pronunciation of arama sırası
التركية - الإنجليزية
(Bilgisayar) search order
ara sıra
sometimes

Do you sometimes study in the library? - Ara sıra kütüphanede ders çalışır mısın?

I know that you still cry for me sometimes. - Ara sıra hâlâ benim için ağladığını biliyorum.

ara sıra
occasionally

They visited me occasionally. - Onlar beni ara sıra ziyaret ettiler.

Even now, I occasionally think I'd like to see you. Not the you that you are today, but the you I remember from the past. - Şimdi bile, ara sıra seni görmek istediğimi düşünüyorum. Fakat bugünkü seni değil geçmişten hatırladığım seni.

ara sıra
once in a while

I go to the movies once in a while. - Ara sıra sinemaya giderim.

I play tennis once in a while. - Ara sıra tenis oynarım.

ara sıra
from time to time

My uncle comes to see me from time to time. - Amcam ara sıra beni görmeye gelir.

My son came to see me from time to time. - Ara sıra oğlum beni ziyarete geliyordu.

ara sıra
here and there
ara sıra
every now and again
ara sıra
sporadic

Does the error occur regularly or sporadically? Is the error reproducible? - Hata düzenli olarak mı yoksa ara sıra mı meydana geliyor? Hata yeniden üretilebilir mi?

ara sıra
ever and none
ara sıra
(deyim) few and far between
ara sıra
on and off

It has been snowing on and off. - Ara sıra kar yağıyordu.

It has been raining on and off since noon. - Öğleden beri ara sıra yağmur yağıyor.

ara sıra
on occasion

I am absent from school on occasion. - Ara sıra okula gitmem.

They eat meat on occasion. - Onlar ara sıra et yerler.

ara sıra
every now and then

Tom comes to visit us every now and then. - Tom ara sıra bizi ziyarete gelir.

Tom enjoys a glass of wine every now and then. - Tom ara sıra bir bardak şarabı sever.

ara sıra
now and again

Let me hear from you now and again, will you? - Ara sıra senden haber almama izin ver, verecek misin?

ara sıra
every so often
ara sıra
off and on

It has been snowing off and on since last night. - Dün geceden beri ara sıra kar yağıyor.

Tom and Mary have been dating off and on for a year. - Tom ve Mary bir yıldır ara sıra çıkıyorlardı.

ara sıra
in snatches
ara sıra
from time to time, now and then, at times, on and off, every so often
ara sıra
ever and anon
ara sıra
in places
ara sıra
by snatches
ara sıra
betweenwhiles
ara sıra
every once in a while

Every once in a while I study Esperanto. - Ara sıra Esperanto çalışıyorum.

Tom and I run into each other at the supermarket every once in a while. - Tom ve ben ara sıra süpermarkette birbirimize rastlıyoruz.

ara sıra
now and then

If you have time, drop me a line now and then. - Eğer zamanınız varsa, ara sıra birkaç satır yaz.

Tom enjoys a glass of wine every now and then. - Tom ara sıra bir bardak şarabı sever.

ara sıra
betweentimes
ara sıra
while

I play tennis once in a while. - Ara sıra tenis oynarım.

Don't just read books. Go outside once in a while and get some exercise. - Sadece kitap okumayın. ara sıra dışarı gidin ve biraz egzersiz yapın.

ara sıra
interval
التركية - التركية

تعريف arama sırası في التركية التركية القاموس.

ara sıra
Seyrek olarak, zaman zaman

Harabeyi dolaşırken ara sıra perişan kalabalıklara rast geliyoruz.- F. R. Atay.

Ara sıra
çat pat
arama sırası
المفضلات