الإنجليزية - التركية
تعريف an old form of be and been في الإنجليزية التركية القاموس.
- bin
- çöp kutusu
Çöp kutusundan silinmiş bir dosyayı geri getirmek mümkün mü?
-Is it possible to recover a file deleted from the bin?
Patlayıcılar bir çöp kutusunun içine saklanmıştı.
-The explosives were hidden in a trash bin.
- bin
- {i} kömürlük
- bin
- sele
- bin
- tımarhane
- bin
- (Ticaret) ambara koymak
- bin
- teneke
Yumurta kabuklarını organik çöp tenekesine atın.
-Throw the egg shells in the organic rubbish bin.
- bin
- bidon
Bizim tekerlekli çöp bidonumuz çalındı.
-Our wheelie bin was stolen.
- bin
- kutu
Geri dönüşüm kutusu nerede?
-Where is your recycle bin?
Patlayıcılar bir çöp kutusunun içine saklanmıştı.
-The explosives were hidden in a trash bin.
- bin
- {i} çöp kovası
- bin
- {i} ambar
- bin
- {i} (kömür, tahıl v.b.'ni saklamak için) kap; sandık; yer: coal bin kömürlük. wood bin odunluk
- bin
- sepet
- bin
- kutuya veya sandığa koymak
- bin
- ambarlamak
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف an old form of be and been في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- bin
an old form of be and been
التركية النطق
ın ōld fôrm ıv bi ınd bınالنطق
/ən ˈōld ˈfôrm əv bē ənd bən/ /ən ˈoʊld ˈfɔːrm əv biː ənd bən/
Resimler
السابق
المفضلات