الإنجليزية - التركية
تعريف an eligible man في الإنجليزية التركية القاموس.
- specimen
- örneklik
- specimen
- antika kimse ya da şey
- specimen
- model
- specimen
- acayip
- specimen
- {i} göstermelik
- specimen
- {i} tip
Böcekbilimci böceğin tipini bulamadı.
-The entomologist could not find a specimen of the bug.
- specimen
- {i} ilginç tip
- specimen
- {i} örnek
Bu örnekler birkaç kategoriye ayrılır.
-These specimens are divided into several categories.
Bu çok nadir bir örnektir.
-This is a very rare specimen.
- specimen
- (Ticaret) belge örneği
- specimen
- {i} acayip kimse
- specimen
- {i} tahlil
- specimen
- {i} simge
- specimen
- {i} numune
Bu, çok nadir bir numunedir.
-This is a very rare specimen.
Bu numunelerle çalışman etkileyiciydi.
-Your work with these specimens was impressive.
- specimen
- (Tıp) örnek, numune, model, misal
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف an eligible man في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- specimen
Examples: Postcard: Leap Year, 1908, Postcard: Trinity College in Hartford, Connecticut.
an eligible man
الواصلة
an el·i·gi·ble manالتركية النطق
ın elıcıbıl mänالنطق
/ən ˈeləʤəbəl ˈman/ /ən ˈɛləʤəbəl ˈmæn/
Resimler
السابق
المفضلات