الإنجليزية - التركية
تعريف an art in painting, color, art, excuse في الإنجليزية التركية القاموس.
- coloring
- renklendiren
- coloring
- renklendirerek
- coloring
- {f} renklendir
- coloring
- {i} boyama
Mekanıma geri döndük ve sonra resimleri beraber boyamaya başladık.
-We went back to my place and then we started coloring pictures together.
Yumurta boyamak eğlenceli.
-Coloring eggs is fun.
- coloring
- görünüş
- coloring
- {i} renklendirme
- coloring
- sahte görünüş
- coloring
- boyayış tarzı
- coloring
- {i} boya
Mekanıma geri döndük ve sonra resimleri beraber boyamaya başladık.
-We went back to my place and then we started coloring pictures together.
Yetişkin boyama kitapları son zamanlarda popüler hale geldi.
-Adult coloring books have become popular recently.
- coloring
- {i} renk
- coloring
- {i} yanıltıcı görünüş
- coloring
- {i} yüz rengi
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف an art in painting, color, art, excuse في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- {n} coloring
an art in painting, color, art, excuse
الواصلة
an art in painting, color, art, ex·cuseالنطق
Resimler
المفضلات