an area with a great deal of reflective surfaces

listen to the pronunciation of an area with a great deal of reflective surfaces
الإنجليزية - التركية

تعريف an area with a great deal of reflective surfaces في الإنجليزية التركية القاموس.

live
yaşamak

Hepimiz mümkün olduğu kadar uzun yaşamak istiyoruz. - All of us want to live as long as possible.

Sakin bir ülkede yaşamak istiyorum. - I would like to live in the quiet country.

live
live and learn yaşadıkça ögrenmek
live
{s} güncel
live
{f} on ile geçinmek
live
(Televizyon) canlı yayın

Bizi izlemeye devam edin. Canlı yayınımız kısa süre içinde geri dönecek. - Stay tuned. Our live stream will return shortly.

Sarhoş bir TV sunucusu, canlı yayın esnasında istifra etti. - A drunk TV presenter vomited during a live broadcast.

live
akımlı
live
cereyanlı (tel/ray vb)
live
radyo

Dan radyoda canlı çaldı. - Dan played live on the radio.

live
gereksinimlerini karşılamak
live
çıngıyla yüklü
live
cereyanlı
live
canlı (yayın)
live
diri
live
(yayın) naklen
live
canlı

Büyükbabam 90 yaşında ve çok canlı. - My grandfather is 90 years old and very lively.

Benimle Lady Gaga'nın bir canlı konserini seyretmeye gitmek isteyen biri varmı? - Is there anybody who would like to go see a live concert of Lady Gaga with me?

live
ömür sürmek
live
hayatta olmak
live
eğleşmek
live
{s} patlamamış (bomba)
الإنجليزية - الإنجليزية
live
an area with a great deal of reflective surfaces

    الواصلة

    an ar·e·a with a great deal of re·flec·tive surfaces

    التركية النطق

    ın eriı wîdh ı greyt dil ıv rîflektîv sırfısız

    النطق

    /ən ˈerēə wəᴛʜ ə ˈgrāt ˈdēl əv rəˈflektəv ˈsərfəsəz/ /ən ˈɛriːə wɪð ə ˈɡreɪt ˈdiːl əv rɪˈflɛktɪv ˈsɜrfəsəz/
المفضلات