Onlar kanepede birbirlerine sarılıyordu.
 - They were cuddling on the couch.
Bir park bankında genç bir çiftin sarıldığını gördüm.
 - I saw a young couple cuddling on a park bench.
Tom'u tekrar kucaklamayı hiç denemeyeceğim.
 - I won't ever try hugging Tom again.
Tom'u ne zaman kucaklamayı denedin?
 - When did you try hugging Tom?
Okumaktan, şöminenin yanında sarılmaktan ve yavaş dans etmekten zevk alırım.
 - I enjoy reading, cuddling by the fireplace and slow dancing.
Sarılmaktan vazgeçtiler.
 - They stopped hugging.
Tom ve Mary sarılmayı bıraktı.
 - Tom and Mary stopped hugging.