الإنجليزية - التركية
تعريف a valued possesion that has been passed down through the generations في الإنجليزية التركية القاموس.
- heirloom
- {i} hatıra
- heirloom
- aile yadigarı
Bu gerdanlık bir aile yadigarı.
-This necklace is a family heirloom.
Bu bir aile yadigarı.
-It's a family heirloom.
- heirloom
- yadigar
Bu gerdanlık bir aile yadigarı.
-This necklace is a family heirloom.
Bütün aile yadigârlarımız ateşte yok edildi.
-All our family heirlooms were destroyed in a fire.
- heirloom
- babadan kalma
- heirloom
- aile yadigar
O, aile yadigarı domatesleri ekti.
-She planted heirloom tomatoes.
Bu gerdanlık bir aile yadigarı.
-This necklace is a family heirloom.
- heirloom
- {i} ata yadigârı olan şey
- heirloom
- {i} kuşaktan kuşağa geçen değerli şey
- heirloom
- {i} aileden kalma değerli şey
- heirloom
- nesilden nesle intikal eden değerli şey
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف a valued possesion that has been passed down through the generations في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- heirloom
a valued possesion that has been passed down through the generations
الواصلة
a val·ued possesion that has been passed Down through the generationsالنطق
Resimler
المفضلات