a treatise; a formal written description or characterization of a subject

listen to the pronunciation of a treatise; a formal written description or characterization of a subject
الإنجليزية - التركية

تعريف a treatise; a formal written description or characterization of a subject في الإنجليزية التركية القاموس.

treatment
{i} tedavi

Bu ayrı bir tedavi için yeterince önemli. - This is important enough for separate treatment.

Daha iyi tedavi hakkına sahiptir. - He is entitled to better treatment.

treatment
{i} muamele

Sana bir istisna yapsam, aynı muameleyi herkes bekleyecektir. - If I make an exception for you, everyone will expect the same treatment.

O her zaman kötü muameleden şikayetçi. - He is always complaining of ill treatment.

treatment
{i} işlem

Biz beyazlatma gibi işlemleri yaparız. Ayrıca tütün lekesi çıkarırız ve diğer temizleme işlemlerini yaparız. - We carry out treatments like whitening. We also do tobacco stain removal and other cleaning procedures.

treatment
(isim) tedavi, davranış, muamele, işlem, işleyiş
treatment
{i} davranış

Böyle bir davranışa alışık değilim. - I'm not accustomed to such treatment.

treatment
tretman
treatment
(Sinema) geliştirim
treatment
bakım
treatment
otama
treatment
değerlendirme
treatment
sağaltım
treatment
(Tekstil) işleme
treatment
(Avrupa Birliği) arıtma

Bir atık su arıtma tesisi şehrin su kaynağının içine zehirli kimyasallar boşalttı. - A sewage treatment plant discharged toxic chemicals into the town's water supply.

treatment
birine yapılan muamele
treatment
tedavi/işleme/davranış
treatment
(Askeri) TEDAVİ: Bak. "medical treatment"
treatment
{i} (konuyu) ele alış biçimi, işleyiş
treatment
{i} kim. işlem
الإنجليزية - الإنجليزية
treatment

Firstly, I continue to base most species treatments on personally collected material, rather than on herbarium plants.

a treatise; a formal written description or characterization of a subject

    الواصلة

    a treatise; a for·mal writ·ten de·scrip·tion or char·ac·te·ri·za·tion of a sub·ject

    النطق

المفضلات