a thing that is awkward or difficult to understand or do

listen to the pronunciation of a thing that is awkward or difficult to understand or do
الإنجليزية - التركية

تعريف a thing that is awkward or difficult to understand or do في الإنجليزية التركية القاموس.

devil
{i} iblis

İblis bir sincap olabilir ama bütün sincaplar iblis değildir. - The devil may be a squirrel, but not all squirrels are the devil.

devil
{i} şeytan

Tom şeytanın avukatını oynamada çok iyi değildir. - Tom isn't very good at playing the devil's advocate.

Şeytanın var olmadığını düşünüyorum, bence insanlık onu yarattı,kendi hayalinde ve tasvirinde - I think the devil doesn't exist, but man has created him, he has created him in his own image and likeness.

devil
ifrit
devil
cehennem zebanisi
devil
yezit
devil
maltız
devil
cin
devil
asfalt ısıtıcısı
devil
(the ile) şeytan
devil
üzmek
devil
{f} baharatlı ve acılı pişirmek
devil
{f} rahatsız etmek
devil
(isim) şeytan, iblis; canlı ve dinamik kimse; şeytan gibi tip; acı ve baharatlı yemek; stajyer avukat
devil
{i} canlı ve dinamik kimse
devil
dili canını sıkmak
devil
yemeği çok biber ve baharatla hazırlamak veya kızartmak
devil
{f} canını sıkmak
devil
deviled ham bir çeşit ezme jambon
devil
(fiil) rahatsız etmek, canını sıkmak; baharatlı ve acılı pişirmek; makinede parçalamak (bez, kâgit); avukat stajeri olarak çalışmak; yazar çırağı olarak çalışmak
devil
{i} acı ve baharatlı yemek
الإنجليزية - الإنجليزية
devil
a thing that is awkward or difficult to understand or do

    الواصلة

    a thing that I·s awk·ward or dif·fi·cult to un·der·stand or do

    التركية النطق

    ı thîng dhıt îz ôkwırd ır dîfıkılt tı ʌndırständ ır du

    النطق

    /ə ˈᴛʜəɴɢ ᴛʜət əz ˈôkwərd ər ˈdəfəkəlt tə ˌəndərˈstand ər ˈdo͞o/ /ə ˈθɪŋ ðət ɪz ˈɔːkwɜrd ɜr ˈdɪfəkəlt tə ˌʌndɜrˈstænd ɜr ˈduː/
المفضلات