a record; a writing

listen to the pronunciation of a record; a writing
الإنجليزية - التركية

تعريف a record; a writing في الإنجليزية التركية القاموس.

page
{i} sayfa

Bu sayfadaki her sözcüğü biliyorum. - I know every word on this page.

Biri bu kitabın ilk üç sayfasını yırtmış. - Someone has ripped out the first three pages of this book.

page
iç oğlanı
page
resmi kıyafetli el ulağı
page
föy
page
sahife
page
sayfaları numaralamak
page
adını anons etmek
page
bet
page
çağırmak
page
{f} sayfala

Sarı sayfalara bir göz at. - Look through the yellow pages.

Tom baştan sona kadar derginin sayfalarını çevirdi. - Tom flipped through the pages of the magazine.

page
(konakçı/vb.) garson
page
{i} içoğlanı
page
{i} peyk
page
{f} (bir yazının) sayfalarını numaralamak
page
sayfalarını numarala
page
oğlan/sayfa
page
{f} sayfa numarası vermek
page
{i} (otelde) komi
الإنجليزية - الإنجليزية
page
a record; a writing
المفضلات