a plane figure with 5 or more points; often used as an emblem

listen to the pronunciation of a plane figure with 5 or more points; often used as an emblem
الإنجليزية - التركية

تعريف a plane figure with 5 or more points; often used as an emblem في الإنجليزية التركية القاموس.

star
yıldız

Gökyüzünde görülen çok sayıda yıldızlar vardı. - There were several stars to be seen in the sky.

En parlak olanı şu küçük yıldızdır. - That small star is the brightest.

star
{f} yıldız olmak
star
baş rolü oynamak
star
star
star
{f} yıldız koy

Tom Noel ağacının üzerine bir yıldız koydu. - Tom put a star on top of the Christmas tree.

star
talih
star
{f} -in yanına yıldız işareti koymak
star
yıldız koyarak işaret etmek
star
yıldıza ait
star
(Tıp) Yıldız şeklinde organ, yıldız, stella
star
yıldızla işaretli
star
önemli

Onu ne kadar çok teşvik ettiğim önemli değil, O, görev üzerinde çalışmaya başlamayı reddediyor. - No matter how much I prod her, she refuses to start working on the assignment.

Sami mağazada önemli bir yenileme başlattı. - Sami started a major innovation to the store.

star
{i} sin., tiy., müz. yıldız, star: She's become a movie s(Tarih) Sinema yıldızı oldu
star
başrolde göstermek
star
{f} (belirli bir filmin) yıldızı olmak: This film stars Charlie Chaplin. Bu filmin
star
{i} yıldız,yıldız
star
parlak

Böyle parlak bir yıldız hiç görmedim. - I had never seen such a shiny star.

O küçük yıldız en parlaktır. - That small star is brightest.

star
{f} başrolde oynamak
star
(isim) yıldız, star, şans
الإنجليزية - الإنجليزية
star
a plane figure with 5 or more points; often used as an emblem
المفضلات