a person or animal that can give birth or lay eggs

listen to the pronunciation of a person or animal that can give birth or lay eggs
الإنجليزية - التركية

تعريف a person or animal that can give birth or lay eggs في الإنجليزية التركية القاموس.

female
dişi

Koko bir dişi gorildir. - Koko is a female gorilla.

Ne Musevi, ne de musevi olmayan, ne köle ne de özgür vardır, ne erkek ne de dişi vardır, zira Mesih İsa'da hepiniz birsiniz. - There is neither Jew nor Gentile, neither slave nor free, nor is there male and female, for you are all one in Christ Jesus.

female
kadın

Erkek mi yoksa kadın bir doktoru mu tercih edersiniz? - Do you prefer a male or female doctor?

Bu çalışmadaki hastalar, 30 erkek ve 25 kadından oluşmaktadır. - The patients in this study consisted of 30 males and 25 females.

female
dişi fiş
female
(Tıp) kadın cinsine mahsus
female
dişilere ilişkin
female
{s} dişil

Şu anda hiçbir şey yolunda gitmiyor; ailenin dişileri bana karşı birleşmişler. - At present, nothing goes smoothly; the Females of the Family are united against me.

Tavus kuşunun güzel kuyruğu dişilerin ilgisini çekmeye yardım eder. - The peacock's beautiful tail helps it attract females.

female
s., i. dişi
female
dişi hayvan veya bitki
female
dişi dişil kadın cinsine mahsus
female
{s} kadınlara ait
female
{i} kız

1990'dan beri on bir kız öğrenci ödül aldı. - Since 1990, eleven female students received the award.

Tom'un çok sayıda kız arkadaşı var. - Tom has a lot female friends.

female
{i} dişi canlı
الإنجليزية - الإنجليزية
female
a person or animal that can give birth or lay eggs

    الواصلة

    a per·son or a·ni·mal that Can give birth or lay eggs

    التركية النطق

    ı pırsın ır änımıl dhıt kın gîv bırth ır ley egz

    النطق

    /ə ˈpərsən ər ˈanəməl ᴛʜət kən ˈgəv ˈbərᴛʜ ər ˈlā ˈegz/ /ə ˈpɜrsən ɜr ˈænəməl ðət kən ˈɡɪv ˈbɜrθ ɜr ˈleɪ ˈɛɡz/
المفضلات