الإنجليزية - التركية
تعريف a part of a meteoroid that survives through the earth's atmosphere في الإنجليزية التركية القاموس.
- meteorite
- meteorit
Kayan yıldızlar meteoritlerdir.
-Shooting stars are meteorites.
Onlar bir meteorit buldular.
-They found a meteorite.
- meteorite
- göktaşı
Bir göktaşı bulduğumu düşünüyorum.
-I think I've found a meteorite.
Kayan bir yıldız, bir göktaşıdır.
-A falling star is a meteorite.
- meteorite
- göktaş
Her gün, göktaşları dünyaya düşer.
-Every day, meteorites fall to the Earth.
Kayan bir yıldız, bir göktaşıdır.
-A falling star is a meteorite.
- meteorite
- {i} yere düşen meteor
- meteorite
- {i} göktaşı, meteortaşı, meteorit
- meteorite
- {i} göktaşı (düşen)
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف a part of a meteoroid that survives through the earth's atmosphere في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- meteorite
a part of a meteoroid that survives through the earth's atmosphere
الواصلة
a part of a me·te·or·oid that survives through the earth's at·mos·phereالنطق
Resimler
المفضلات