a kind of close carriage with two or four wheels, usually a public vehicle

الإنجليزية - التركية

تعريف a kind of close carriage with two or four wheels, usually a public vehicle في الإنجليزية التركية القاموس.

المصطلحات ذات الصلة

cab

taksi

Bir taksi çağırdım çünkü yağmur yağıyordu. - I called a cab, because it was raining.

O, müzeye taksiyle gitti. - She went to the museum by cab.

cab

(otobüs/tren/vb.) sürücü bölümü

cab

fayton

cab

{i} lokomotif veya kamyon sürücüsünün oturduğu kapalı bölüm

cab

{i} aracı kullanan kişinin yeri

cab

lokomotif veya kamyon sürücüsünün oturduğu üstü kapalı kısım

cab

(İnşaat) kabin

Tom'un göl yakınında küçük bir kabini var. - Tom has a small cabin on the lakefront.

O, on yıldan daha fazla süredir tek başına bir kabinde yaşamaktadır. - He has been living in the cabin by himself for more than ten years.

cab

taksi ile gitmek

cab

sürücü kısmı/fayton/taksi

cab

{i} kiralık araba

cab

{i} tek atlı binek arabası

الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف a kind of close carriage with two or four wheels, usually a public vehicle في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

cab

الواصلة

a kind of close car·riage with two or four wheels, u·su·al·ly a pub·lic ve·hi·cle