الإنجليزية - التركية
تعريف a cutting edge with an oblique angle, the tool is worked by blows from a hammer في الإنجليزية التركية القاموس.
- chisel
- {f} yontmak
- chisel
- {f} yont
Onlar mermerden bir heykel yontuyorlar.
-They are chiseling a statue out of marble.
O, ince yontulmuş özelliklere sahip bir kızdı.
-She was a girl with finely chiseled features.
- chisel
- keski ile çalışmak
- chisel
- {i} keski, kalem
- chisel
- kandır/tornayla kes
- chisel
- keskin hatlı
- chisel
- keski,v.yont: n.keski
- chisel
- {f} kalemle oymak
- chisel
- güzel bir şekil verilmiş
- chisel
- {f} kazıklamak
- chisel
- {i} oymacı kalemi
- chisel
- {f} oymak
- chisel
- hile ile elde etmek
- chisel
- {f} sızdırmak
- chisel
- {f} dolandırmak
- chisel
- {i} kalem keski
- chisel
- chiseled keski ile şekil verilmiş
- chisel
- (isim) oymacı kalemi, kalem keski, keski, iskarpela
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف a cutting edge with an oblique angle, the tool is worked by blows from a hammer في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- chisel
a cutting edge with an oblique angle, the tool is worked by blows from a hammer
الواصلة
a cut·ting edge with an ob·lique angle, the tool I·s worked by blows from a ham·merالنطق
Resimler
المفضلات