الإنجليزية - التركية
تعريف a creation (a new device or process) resulting from study and experimentation في الإنجليزية التركية القاموس.
- innovation
- yenilik
Teknolojik yenilikler sayesinde, fabrikanın maksimum üretimi iki katına çıktı.
-Thanks to technological innovations, maximum outputs of the factory have doubled.
Bayan Lynde daha önce Avonlea'da hiç kadın öğretmen bulunmadığını söylüyor ve bunun tehlikeli bir yenilik olduğunu düşünüyor.
-Mrs. Lynde says they've never had a female teacher in Avonlea before and she thinks it is a dangerous innovation.
- invention
- {i} icat
Hesap makinesi harika bir icat.
-The calculator is a wonderful invention.
Otomobil harika bir icat.
-The automobile is a wonderful invention.
- innovation
- {i} değişiklik yapma; yenilik getirme
- innovation
- {i} değişiklik
- innovation
- {i} yeni metot/alet, yeni şey
- innovation
- (Ticaret) innovasyon
- innovation
- (Ticaret) inovasyon
- innovation
- yenileşme
- innovation
- (Ticaret) muhdesat
- innovation
- yeni metot veya alet
- innovation
- bidat
- innovation
- değişiklik yapma
- invention
- bulunuş
Matbaanın bulunuşu tarihteki en büyük olaydır.
-The invention of printing is the greatest event in history.
- innovation
- buluş
- innovation
- Yeni ve farklı fikirlerin yada uygulamaların ortaya atılması
- invention
- uydurma/icat
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف a creation (a new device or process) resulting from study and experimentation في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- invention
- innovation
a creation (a new device or process) resulting from study and experimentation
الواصلة
a cre·a·tion (a new de·vice or process) resulting from stu·dy and ex·pe·ri·men·ta·tionالنطق
Resimler
المفضلات