الإنجليزية - التركية
تعريف a charming, attractive young man في الإنجليزية التركية القاموس.
- muffin
- {i} çörek
Tom işe giderken bir kahve ve bir çörek aldı.
-Tom grabbed a coffee and muffin on his way to work.
Bu düşük kalorili bir çörektir.
-This is a low-calorie muffin.
- muffin
- {i} kek
Hoşlandığın şu keklerden biraz daha aldım.
-I bought more of those muffins you like.
Bazı kekler pişirdim.
-I baked some muffins.
- muffin
- pide
- muffin
- pandispanya tadında ufak yuvarlak ekmek
- muffin
- ekmek
- muffin
- {i} şamkurabiyesine benzeyen bir tür ufak ekmek
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف a charming, attractive young man في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- muffin
a charming, attractive young man
الواصلة
a charming, at·trac·tive young manالنطق
Resimler
السابق
المفضلات