a canal for a current of water

listen to the pronunciation of a canal for a current of water
الإنجليزية - التركية

تعريف a canal for a current of water في الإنجليزية التركية القاموس.

race
yarışmak

Cidden benimle yarışmak istiyor musun? - Do you seriously want to race me?

race
yarış

Yüz elli kişi maraton yarışına girdi. - One hundred and fifty people entered the marathon race.

Ben, yarışı kazanabilirim diye sıkı eğitim yapıyorum. - I am training hard so that I may win the race.

race
ırk

Amerika'da yaşayan birçok farklı ırklarda insanlar vardır. - There are people of many different races living in America.

Atom bombaları insan ırkı için bir tehlikedir. - Atomic bombs are a danger to the human race.

race
{i} familya
race
(aracı) hızlı sürmek
race
kök

İşverenler ırkları, dinleri, etnik kökenleri, deri renkleri, cinsiyetleri, yaşları, medeni durumları, engellilikleri ya da cinsel yönelimleri nedeniyle işçileri işe almayı reddemezler. - Employers cannot refuse to hire workers because of their race, religion, ethnic origin, skin colour, sex, age, marital status, disability or sexual orientation.

race
kavim
race
{i} at yarışı

O dürbünüyle at yarışı izledi. - He watched the horse race with his binoculars.

Hiç bir at yarışı görmeye gittin mi? - Have you ever gone to see a horse race?

race
çok hızlı götürmek
race
{i} yuva (makine)
race
{i} mücâdele

O, kayak yarışlarında mücadele ediyor. - He competes in ski races.

race
hareket eden bir makina parçası yatağı
race
fazla hızlı işlemek ma-
race
{f} yarıştırmak
race
yuva
race
{i} sınıf
race
{f} (atı) dörtnala koşturmak; (aracı) hızlı sürmek. 4
race
{i} döl, nesil
الإنجليزية - الإنجليزية
raceway
race
a canal for a current of water

    الواصلة

    a ca·nal for a cur·rent of wa·ter

    التركية النطق

    ı kınäl fôr ı kärınt ıv wôtır

    النطق

    /ə kəˈnal ˈfôr ə ˈkärənt əv ˈwôtər/ /ə kəˈnæl ˈfɔːr ə ˈkɑːrənt əv ˈwɔːtɜr/
المفضلات