a blemish on ones character or reputation

الإنجليزية - التركية

تعريف a blemish on ones character or reputation في الإنجليزية التركية القاموس.

المصطلحات ذات الصلة

stain

şaibe

stain

leke

Bu lekeyi çıkarmak zor olacak. - It's going to be difficult to remove this stain.

Ellerim boya ile lekelendi. - My hands are stained with paint.

stain

lekelemek

stain

lekelenmek

stain

{f} leke olmak

stain

(fiil) lekelemek, leke yapmak, kirletmek, boyamak, renklendirmek, kirlenmek, leke olmak, boyanmak

stain

{i} kir

stain

{i} ağaca renk verme

stain

{f} kirlenmek

stain

leke sürmek lekelenmek

stain

{i} boya

Tom'un gömleğinin önü bir kurşun yarasından kan ile boyandı. - The front of Tom's shirt was stained with blood from a gunshot wound.

Onun gömleği sosla boyandı. - Her shirt was stained with sauce.

stain

tahtaya renk vermek

stain

{f} lekele

Onun gömleği sos ile lekelendi. - His shirt was stained with sauce.

Bu mürekkep lekelerinin çıkacağını sanmıyorum. - I don't think these ink stains will come off.

stain

{f} (kimyasal maddeyle) koyulaştırmak

stain

{f} renklendirmek

stain

{f} leke yapmak

stain

(Tekstil) leke; lekelemek, kirletmek

stain

{i} koyulaştırıcı kimyasal madde

الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف a blemish on ones character or reputation في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

stain

الواصلة

a blem·ish on ones char·ac·ter or re·pu·ta·tion

التركية النطق

ı blemîş ôn wʌnz kerîktır ır repyıteyşın

النطق

/ə ˈbleməsʜ ˈôn ˈwənz ˈkerəktər ər ˌrepyəˈtāsʜən/ /ə ˈblɛmɪʃ ˈɔːn ˈwʌnz ˈkɛrɪktɜr ɜr ˌrɛpjəˈteɪʃən/