التركية - الإنجليزية
تعريف ağası في التركية الإنجليزية القاموس.
- ağa
- landlord
- ağa
- aga
- ağa
- master
- ağa
- Mister (used in addressing an illiterate person)
- ağa
- landowner
- ağa
- aga, agha, landowner; an old title used among common people
- ağa
- elder brother
My elder brother is an authority on philosophy.
-Ağabeyim felsefesi üzerine bir otoritedir.
My elder brother finished his homework very quickly.
-Ağabeyim çok hızlı bir şekilde ev ödevini bitirdi.
- ağa
- agha
- ağa
- local big landowner, aga, agha
- ağa
- hist. person in charge, chief (of an organization)
- ağa
- lord, master
- ağa
- Islamic title for a military commander or important officer; Turkish chief
- ağa
- discharge
- eyyam efendisi/ağası
- timeserver
- harem ağası
- black eunuch in the sultan's palace
- kapı ağası
- the chief white eunuch in the sultan's palace
- köy ağası
- squire
- küçük köyün büyük ağası
- (Konuşma Dili) He really thinks he is something, but he's only a big fish in a very little pond!
- kızlar ağası chief black eunuch
- (in the sultan's harem)
- toprak ağası
- squire
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف ağası في التركية التركية القاموس.
- ağa
- Büyük kardeş, ağabey: "Köye varınca ağamdan parasını muhakkak alır, sana veririm."- E. İ. Benice
- HADIM AĞASI
- (Osmanlı Dönemi) Bak: Hâdim ağası
- HADİM AĞASI
- (Osmanlı Dönemi) Erkekliği yok edilmiş olan. Böyle kimselere "Tavaşi" de denilirdi. Bu gibiler, yabancı erkekler için mahrem sayılan harem dairesine girip çıktıkları ve muhafaza ile beraber harem hizmetini de gördükleri için kendilerine "Hâdim Ağası" adı verilirdi. O.T.D.S
- KAPI AĞASI
- (Hukuk) Padişah sarayındaki akağaların en büyüğü
- acemi ağası
- Hareme yeni alınan cariyelerin ağası
- alkış ağası
- Padişahı alkışlamakla görevli kimse
- ağa
- Büyük kardeş, ağabey
- ağa
- Halk arasında sayılan ve sözü geçen erkeklere verilen unvan
- ağa
- Koca
- ağa
- Okur yazar olmayan yaşlıca kişilerin adlarıyla birlikte kullanılan san
- ağa
- Halk arasında sayılan ve sözü geçen erkeklere verilen san
- ağa
- Kırkpınar güreşlerini düzenlemeyi üstlenen kişi
- ağa
- Geniş toprakları olan, sözü geçen, varlıklı kimse: "Bu köyün ağası ben miyim, o mu..."- T. Buğra
- ağa
- Osmanlı İmparatorluğunda bazı kuruluşların başında bulunanlara verilen resmî san
- ağa
- Kırlık kesimde geniş toprakları olan, sözü geçen, varlıklı kimse
- eyyam ağası
- Her durum ve zamanda fırsat kollayarak büyüklere yaranan kimse
- hadım ağası
- Harem ağası
- harem ağası
- Osmanlı saraylarında ve büyük konaklarda haremle selâmlık arasında hizmet gören hadım, zenci köle, hadım ağası
- kantar ağası
- Çarşı ve pazarlarda tartı araçlarını denetleyen görevli
- kapı ağası
- Av dışında padişahın yanında bulunan iç ağaların en büyüğü olan görevli
- kapı ağası
- Sadrazam kapısının iç düzenini sağlamakla yükümlü görevli
- köy ağası
- Köyde, malı, toprağı vb. çok olan, sözü dinlenen kimse
- kızlar ağası
- Osmanlı sarayındaki harem ağalarının başı
- ocak ağası
- Yeniçeri Ocağının en büyük kumandanı
- tatar ağası
- Posta görevi yapan tatarların amiri
- tatar ağası
- Beceriksiz, başarısız, dikkate alınmayan
- yalı ağası
- Kıyıları korumakla görevli komutan
- yeniçeri ağası
- Yeniçeri ocağının en yüksek subayı ve komutanı
- çarşı ağası
- Çarşıyı ve esnafı düzen altında tutmakla görevli kimse
المصطلحات ذات الصلة
ağası
الواصلة
a·ğa·sıResimler
السابق
المفضلات