şuradaki

listen to the pronunciation of şuradaki
التركية - الإنجليزية
there

You see that tall building over there, don't you? - Şuradaki yüksek binayı görüyorsun değil mi?

Can you see that over there? - Şuradakini görebiliyor musun?

yon
yonder
Şura
shura
şura
this place; that place
şûra
council
التركية - التركية

تعريف şuradaki في التركية التركية القاموس.

ŞURA
(Hukuk) Meclis, kurul, heyet; konuşma yeri
ŞURA
(Osmanlı Dönemi) Meşveret etme.Eski zamanda değiliz. Eskiden hâkim, bir şahs-ı vâhid idi. O hâkimin müftüsü de, onun gibi münferid bir şahıs olabilirdi. Onun fikrini tashih ve ta'dil ederdi. Şimdi ise, zaman cemaat zamanıdır. Hâkim, ruh-u cemaattan çıkmış az mütehassis, sağırca, metin bir şahs-ı manevîdir ki, şurâlar o ruhu temsil eder. Şöyle bir hâkimin müftüsü de ona mücanis olup, bir şurâ-yı âliye-i ilmiyeden tevellüd ed
ŞURA
(Osmanlı Dönemi) Konuşma yeri, istişare meclisi. Büyüklerin istişare için toplanma yeri
ŞURA
(Osmanlı Dönemi) Meşveret için toplantı
şura
Anlatana veya söyleyene göre biraz uzakta olan yer
şura
Danışma kurulu
şuradaki
المفضلات