ısmarla

listen to the pronunciation of ısmarla
التركية - الإنجليزية

تعريف ısmarla في التركية الإنجليزية القاموس.

ısmarlamak
order

Hey, do you guys want to order a pizza? - Hey, siz arkadaşlar pizza ısmarlamak istiyor musunuz?

Who's ready to order? - Ismarlamak için kim hazır?

ısmarlamak
buy

I'd like to buy you a drink. - Sana bir içki ısmarlamak istiyorum.

People have been buying me drinks all night. - İnsanlar bütün gece bana içki ısmarlamaktadır.

ısmarlamak
give an order
ısmarlamak
send away for
ısmarlamak
place an order
ısmarlamak
{f} stand
ısmarlamak
treat smb. to smth
ısmarlamak
indent
ısmarlamak
commend
ısmarlamak
send for
ısmarlamak
entrust
ısmarlamak
{f} place
ısmarlamak
on me

beers on me - biralar benden.

film ısmarla
(Bilgisayar) order movie
ısmarlamak
to order; to buy, to stand, to treat; to entrust, to commend
ısmarlamak
stand treat
ısmarlamak
to warn (someone) not to do something; to tell (someone) to do something: Ben sana nasıl ısmarlamıştım? Sen kalkıp ne halt ettin! I told you how to do it but you went ahead and did it your way. Now look how you've loused it up!
ısmarlamak
to have (someone) make (something) to order: Bu ceketi Ferit'e ısmarladım. I had Ferit make this jacket
ısmarlamak
have it made
ısmarlamak
to tell (someone) to bring (something); to order (something); to request (someone) to bring (something), ask (someone) to bring or get (something): Oturup iki bardak çay ısmarladık. We sat down and ordered two glasses of tea. Garsona iki kahve ısmarladım. I told the waiter to bring two coffees. Bakkaldan beş kilo şeker ısmarladı. She ordered five kilos of sugar from the grocer. Fatmagül'e fırından üç ekmek ısmarladı. She asked Fatmagül to get her three loaves of bread from the baker's. Bana bir taksi ısmarlar mısın? Will you order me a taxi? Çarşıdan ısmarlayacağın bir şey var mı? Is there anything you want me to get you from the market?
ısmarlamak
to treat (someone) to (something), buy (someone) (something): Sana bir bira ısmarlayayım. Let me buy you a beer
ısmarlamak
to entrust (someone, something) to (someone)
ısmarlamak
treat

I'd like to treat you to lunch to thank you for all your help. - Tüm yardımlarına teşekkür etmek amacıyla sana öğle yemeği ısmarlamak istiyorum.

ısmarlamak
bespeak
ısmarlamak
commission
التركية - التركية

تعريف ısmarla في التركية التركية القاموس.

ısmarlamak
Parasını kendi ödeyerek başkaları için yiyecek veya içecek getirilmesini söylemek
Ismarlamak
peylemek
ısmarlamak
Bir şeyin, bir kimsenin bakılmasını, korunmasını birine veya birinin gözetilmesine bırakmak, emanet etmek
ısmarlamak
Kendi için bir şey alınmasını başkasına söylemek
ısmarlamak
Parasını kendi ödeyerek başkaları için yiyecek veya içecek getirilmesini söylemek: "Siz bana bir konyak daha ısmarlayın."- M. Ş. Esendal
ısmarlamak
Bir şeyin yapılmasını veya getirilmesini, bu işlerle uğraşan birine söylemek, sipariş etmek
ısmarlamak
Bir işin yapılmasını, bırakılmasını veya o işten vazgeçilmesini söylemek
ısmarlamak
Bir şeyin yapılmasını veya getirilmesini, bu işlerle uğraşan birine söylemek, sipariş etmek: "Elbise için kumaş ısmarladım."- M. Yesarî
ısmarla
المفضلات