öğle vakti

listen to the pronunciation of öğle vakti
التركية - الإنجليزية
noontide
high noon
{i} noon

Tom says Mary always eats lunch at noon. - Tom, Mary'nin öğle yemeğini her zaman öğle vakti yediğini söylüyor.

{i} noontime
{i} midday
{i} noonday
öğle vakti olan
meridian
التركية - التركية
Günün öğle saatleri
nısfınnehar
öğleyin
zuhr
öğle vakti
المفضلات